Mevlüt Bingöl
AURA Alumni: Mevlüt Bingöl
Karaköy ve Karaköy Otoparkı Üzerinden Bir Okuma
İnsan topluluğunun oluşturduğu ve yaşamını bireyler olarak içerisinde devam ettirdiği kentler kapitalizm ile birlikte insan merkezli olmaktan çıkmış, araç merkezli olmaya başlamıştır. İnsanların oluşturduğu kentler bu dönemde; yapılardan sokaklara, caddelerden bulvarlara, meydanlardan kent çeperlerindeki yeşil alanlara kadar, insan merkezci olmaksızın, araç merkezli tasarlanmak durumunda kalmıştır.
Karaköy gibi İstanbul’un birçok açıdan merkezi sayılabilecek, kentin bu denli tarihi ve yapı yoğun alanında yıkılan Karaköy otoparkının yerine, zemin altına 8 katlı otopark ve zemin üstüne meydan yapılması planlandığı biliniyor. Karaköy otoparkı katı yapısı ve yapının meydana sarkıp resmen İstanbul manzarası ile Sarayburnu’nu izlemesi ile Karaköy’ün belleğinde önemli yer tutmuştur. Üstelik bu alan ”yapı yoğun Karaköy” bağlamında Karaköy’ün meydanı olarak kullanılmamalı bu alana yeniden yapı inşa edilmelidir. Karaköy kıyıdır, Karaköy meydanı İstanbul Boğazı’nın Haliç ile buluştuğu kıyıdır.
Projede şehir merkezlerinde ve kentlerin tarihi bölgelerinde sonu görülemez boyuta ulaşan araç odaklı tasarım ile kentlerin araçlar tarafından boğulması, Karaköy otoparkının yıkılması ve Karaköy bağlamında araştırılmış, yıkılan Karaköy otoparkının uzun vadede insan odaklı kent merkezi tasarımı açısından bir fırsat olduğu anlatılmaya çalışılmıştır.
