fbpx
AURA Alumni: Eda Ünal

Eda Ünal

Şehir ve Bölge Planlama
İstanbul Teknik Üniversitesi

Güz 2023
Danışman: Buşra Al – Emre Demirtaş

FAZ I 
Deprem Sonrası ‘Akut Barınma’ Alanları
(Çadır Yerleşimleri)

AURA İstanbul Sertifika Programı kapsamındaki Araştırma Tabanlı Tasarım Stüdyosunun ilk fazında Kahramanmaraş, Dulkadiroğlu, Sümer Mahallesi’nde bulunan Sümer Ortaokulu’nun bahçesinde kolektif üretim süreçleri ile bir yerleşim ve yaşam alanı kuran KAF Kolektif’in paylaştığı bilgilerden yararlanıldı.

Söz konusu alandaki acil barınma ihtiyaçları ile sosyal ve ibadet mekânı üzerine çalışmalar yapıldı. Katılımcılarımız, iki hafta içerisinde iki grup halinde çalışmalarını tamamladı.

SOSYAL ALAN VE İBADET ALANI

Tasarım Ekibi: Başak Bul, Büşra Özmen, Ebru Şevli, Eda Ünal, Meltem Güller, Mona Bilto, Nüket Barutçu, Zeynep Adar, Zeynep Yılmaz

Sümer Ortaokulu’nun çevresinde Kaf Kolektif’in katkılarıyla oluşmuş komünitede, yapılan görüşmeler sonucu ihtiyaç duyulan sosyal alan ve ibadet mekanı tasarımı için çalışıldı. Tasarıma başlarken belirlenen prensipler doğrultusunda oluşturulan bir yol haritası ile çalışıldı. Bu prensipler; taşınabilirlik, çoğalabilirlik, kolay kurulum ve esnek tanımlı mekanlar oluşturmaktır. Belirlenen programların hepsine cevap verebilecek bir birim tasarlandıktan sonra birim dönüştürerek kullanılmasına olanak sağlayan bir kompozisyon oluşturuldu.

Bütün bu kompozisyonun kurucu unsuru ıslak hacmi içeren su modülüdür. Bu modül içeriden abdesthane dışarıdan ise çeşme olarak kullanılmaktadır. Yerleşim için de ana unsur olan su modülü, hem var olan patika ve duvar aksının kesişiminde bulunacak hem de önünde açık bir sosyal alan oluşturacak kapasiteye sahip olacak şekilde tasarlanmıştır.

Su modülünün etrafına yerleşerek kompozisyonu büyüten diğer birimler ve programlar ise;

on iki kişilik ibadet mekanı, yarı açık sosyal alan ve tüm bu birimlerin birbirine bağlayan yükseltilmiş bir zemin olan platform. Kompleksin erişilebilir ve engelsiz olması için platforma çıkış rampa ile sağlanmıştır.

Yapının oryantasyonunda ana faktör ibadet mekanı olması sebebiyle kıble yönüdür. Kıble yönüne doğru konumlanan yapının duvar ile ara kesitinde kalan açık alan da büyük önem kazanmaktadır. Buradaki açık alan, hem bir sosyal alan hem de ekme-biçme alanı olarak kurgulandı. Böylece tasarım, esnek ve dönüşebilen mekan kullanımına sahip, “su” üzerinden kurgulanan ve açık alanlarla beslenen bir mekan kompozisyonuna haline geldi.

Tasarımda kullanılan malzemelerin kolay ulaşılabilir ve uygun maliyetli olması önemsendi. Bu nedenle çevre illerden temin edilebilecek; OSB, ahşap kereste, membran ve ahşap kasalar tercih edildi. Modüller için oluşturulan kurulum şeması sayesinde mekan, herkes tarafından inşa edilebilecek ve eklemlenebilecek biçimde kurgulandı.

Programın omurgasını oluşturan Araştırma Tabanlı Tasarım Stüdyosu, geleneksel mimari stüdyo pratiklerinin sınırlarını aşarak, güncel kentsel sorunlara disiplinler arası bakış açısıyla yaklaşıyor.

2023 Bahar Dönemi’nde “Araştırma Tabanlı Tasarım Stüdyosu”nda, katılımcılarımız, Buşra Al ve Emre Demirtaş yürütücülüğündeki stüdyoda, 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen depremler ardından bölgedeki ihtiyaçlara odaklandı.

FAZ II 
Deprem Sonrası Geçici Barınma Yerleşimlerine Yönelik Tasarım

Araştırma Tabanlı Tasarım Stüdyosu kapsamında Bahar’23 katılımcıları Urban.koop ile birlikte Deprem Sonrası Geçici Barınma Yerleşimlerine Yönelik Tasarım Rehberi’nde yer alan araştırma başlıkları üzerine çalışmalarını tamamladı.

Katılımcılarımız; Kent ile Entegrasyon, İklimlendirme ve Sürdürülebilir Altyapı, Plan Kurgusu, Konut Birimleri, Sosyal Etkileşim, Müşterekler ve Donatılar konularında gruplar halinde çalıştı.

Deprem Sonrası Geçici Barınma Yerleşimlerine Yönelik Tasarım Rehberi

PLAN KURGUSU

Tasarım Ekibi: Eda Ünal, Nüket Barutçu, Zeynep Yılmaz

Bu çalışma 6 Şubat 2023 tarihinde gerçekleşen Kahramanmaraş, Pazarcık merkezli depremden etkilenen ve evlerini terk etmek zorunda kalan insanların barınma ihtiyacını gidermek amacıyla hazırlanan geçici yerleşim alanlarının sadece rasyonel verilere dayalı, kendini tekrarlayan ve kamusal etkileşime imkan vermeyen yapısına alternatif bir plan kurgusu oluşturma amacıyla yapılmıştır. Geçici konut yerleşim planı için öncelikle literatür taraması yapılarak TMMOB Şehir Plancıları Odasının yayınladığı Geçici Barınma Alanı Şeması incelenmiş, herhangi bir mekansal kaygı gütmeden bir referans ölçü olarak kullanılmış ve konut birimlerinin bir araya gelişleri çeşitlendirilerek yeniden yorumlanmıştır.

Yerleşkede ihtiyaç duyulan ve bulunması gereken fonksiyonlar belirlenmiş ve birbirleriyle etkileşimleri göz önünde bulundurulup mekandan olarak ilişkilendirilmiştir.

Plan oluşumu konut biriminden başlayıp, birimlerin bir araya gelişi ile sokak ve açık alanlarla ilişkisi, birimlerin ve açık yeşil alanların yapı adalarındaki yerleşimi, ve son olarak 4 yapı adasının oluşturduğu 1 mahalle içerisindeki yapı adalarının birbirleriyle ilişkisi incelenerek oluşturulmuştur. Yapı adası tipolojileri 3 kademeli yapı ve nüfus yoğunluğu ile farklılaşarak avlulu ve lineer yerleşim doğrultusunda konut birimlerinin bazı deformasyonlara uğrayarak çeşitlenmesi ile oluşturulmuştur. Konut birimlerinin yerleşiminin yanında bir ilişki ağı çerçevesinde donatı alanları, yeşil alanlar, otoparklar kurgulanmıştır. Sosyal donatılar 12 farklı fonksiyonu içerisinde barındırmaktadır ve bunlar güvenlik, yönetim, ticaret, gıda, sosyo-kültürel, psikolojik destek, ibadet, park, tarım, spor, sağlık ve eğitim birimlerini içermektedir. Şematik plan 16 mahalleden oluşmakta ve yaklaşık 4600 kişinin barınmasını öngörmektedir. Şematik planın oluşumundan sonra kentsel alanlara yerleşimi Kahramanmaraş ilinde bulunan iki geçici barınma alanında çalışılmıştır. Gerçek bir alanda kentsel yeşil ağ ile yerleşim entegre edilerek dönüşümü irdelenmiştir.

FAZ III
SOSYAL KONUT

DEPREM SONRASI BOŞLUKLARIN YENİDEN ÜRETİMİ

Tasarım Ekibi: Zeynep Yılmaz, Arz Mintaş, Eda Ünal

Deprem sonrasında kentsel açık alanların büyük bir kısmının afet toplanma alanı olarak kullanılması birçok soruna yol açmaktadır. Bu durum, kentsel açık alanların azalmasına neden olmakta ve deprem sonrası ortaya çıkabilecek birçok zorluğu beraberinde getirmektedir. İstanbul, Kuzey Anadolu fay hattı üzerinde bulunması, yoğun nüfusu ve yapı stoğu, yakın zamanda büyük bir deprem deneyimlemesi gibi nedenlerle önemli bir laboratuvar niteliği taşır. Kentin mevcut koşulları, yeşil alanların azalması ve yapılaşmanın artması, olası bir deprem durumunda kent sakinlerinin toplanma alanlarını belirleme gerekliliğini vurgular.

Bu çalışma, İstanbul’un Acıbadem bölgesinde, deprem senaryolarına uygun bir yapıya sahip olan, çok kültürlü ve çok işlevli bir mahallede gerçekleştirilmektedir. Açık ve yeşil alanlar, karmaşık sosyal ve ekonomik ilişkiler ağını birleştirerek kentsel ekosistem oluşturur. Bu alanlar, kentlerin sürdürülebilir kalkınmasında önemli bir rol oynar. Açık ve yeşil alanlar, kent sakinlerinin nefes alma noktaları oluştururken, deprem sonrasında da gerekli acil durum ihtiyaçlarına çözüm üreten çeşitli fonksiyonları içerisinde barındıran dönüştürülebilir boşluklar olarak çalışmaktadır. Bu boşluklar, depremle beraber yeniden işlevlendirilerek depreme dayanıklı kentler oluşturulmasına yardımcı olur.