Dicle Yıldız
Direniş Mekanını Hafızası: Mekanın İzini Sürmek
Toplumsal hareketler, sadece politik taleplerin dile getirildiği alanlar değil, aynı zamanda mekânsal ve toplumsal hafızanın şekillendiği, yeniden üretildiği ve dönüştüğü dinamik sahnelerdir. Bu çalışmada, İstanbul’daki çeşitli toplumsal eylemler üzerinden, mekânın direnişin sahnesi ve toplumsal hafızanın taşıyıcısı olarak nasıl işlediği incelenmiştir. Lefebvre’in heterotopya anlayışından hareketle, mekânın yalnızca fiziksel bir zemin olmanın ötesinde, toplumsal karşılaşmaların, direnişlerin ve dönüşümlerin yaşandığı dinamik bir alan olarak ele alınması hedeflenmiştir.
Mekân, her anı içinde barındıran, sürekli olarak dönüşen ve toplumsal etkileşimlerle şekillenen bir yapıdır. Bu bağlamda, İstanbul’daki toplumsal hareketlerin mekânla kurduğu ilişki, sadece bu alanların kullanımını değil, aynı zamanda toplumsal özgürleşmeye ve kolektif hafızaya dair bir mücadelenin izlerini de taşır. Gezi Parkı’ndan Hrant Dink’in cenazesine kadar, her bir toplumsal eylem, mekânı dönüştüren, ona yeni anlamlar yükleyen ve toplumsal söylemler üreten bir pratiğe dönüşmüştür.
Bu çalışmada, toplumsal hareketlerin mekânla ilişkisi üzerine yapılan bir arşiv araştırmasıyla, İstanbul’daki 10 önemli eylem belirlenmiş ve bu eylemlerin mekânsal pratikleri haritalanmıştır. QGIS ve Mapbox gibi dijital araçlar kullanılarak, eylemlerin fiziksel mekânları, rotaları ve anma noktaları haritalanmış; her bir eyleme dair kartlar tasarlanarak, toplumsal hafıza ve mekânın dönüştürülmesi arasındaki ilişki görselleştirilmiştir.