AURA Crea “Beşiktaş Köyiçi Meydanı ve Çevresi Kentsel Tasarım Atölyesi” yarışmasında ödül alan proje belli oldu!
AURA Crea “Beşiktaş Köyiçi Meydanı ve Çevresi Kentsel Tasarım Atölyesi” yarışmasında ödül alan proje belli oldu!
AURA İstanbul ve DYO Boya (@dyo) partnerliğinde beşincisi düzenlenen AURA Crea atölyesi kapsamında; İstanbul’da yer alan Beşiktaş Köyiçi Meydanı ve çevresine yönelik kentsel tasarım proje önerileri geliştirildi. AURA İstanbul’un mimar, iç mimar, peyzaj mimarı ve endüstri ürünleri tasarımcısından oluşan araştırma ekibi, iki gün süren alan analiz çalışmalarının ardından, altı grup halinde proje çalışmalarını tamamladı. Atölye süresince, Beşiktaş Köyiçi Meydanın mimari kimliğinden ve kent dokusundan yola çıkılarak, DYO boya ürünleri ve renk kullanımı ile uygulanabilecek tasarımlar üretildi.
Jüri Değerlendirmesi
Düzenlenen atölye/yarışma formatındaki AURA Crea etkinliğinin jüri üyeleri ise:
- Cafer Bozkurt (Mimar, Cafer Bozkurt Mimarlık)
- Kerem Erginoğlu (Mimar, Erginoğlu & Çalışlar)
- Erdil Dinçer (DYO Pazarlama Direktörü)
- Pınar Şimşek (DYO Akademi Müdürü)
- Resul Aytemür (Ressam)
- Tavit Köletavitoğlu (Şehir Plancısı, Atlas Proje)
Jüri değerlendirmesi ardından Betül Özmen ve Eda Hatip “HAM+” projeleri ile 30.000 tl değerindeki başarı ödülünü kazandı. 10.000 TL değerindeki jüri özel ödülleri ise Ege Yazgan ve Gizem Nur Erbaş‘ın tasarladığı “Beşiktaş’ta Kentsel Ara Mekan” projesi ile Jood Kassab ve Montaser Mesk‘in “Beşiktaş is that You?” projesine verildi.
Tüm katılımcılarımıza Arketon’dan iki kitap seti hediye edildi. Değerli jüri üyelerimize ise Paşabahçe’nin İstanbul temalı gravürlü tabak hediye edildi.
Emekleri için tüm katılımcılarımızı kutlarız! Katkıları için değerli jüri üyelerimize ve destekleri için DYO‘ya teşekkür ederiz.
Projeler:
HAM+
Betül Özmen ve Eda Hatip
Başarı Ödülü
İstanbul’da Tanzimat Fermanı ile birlikte değişim, dönüşüm, modernleşme kavramları üzerinden yeni bir sosyo-kültürel ortam oluşmuş ve bu ortam kamusal alanlar üzerinde kurgulanmıştır. Kamusal alanlarda yaşanan değişimler açık ve kapalı kamusal alanların oluşturduğu sosyal mekânlarda, toplumu meydana getiren farklı sosyal sınıf, ırk ve etnik grupların daha sık bir araya gelmesini, bu sayede de bölgenin kültürel çeşitliliğini arttırmayı sağlamıştır. Bu kamusal alanlar; mesireler, çarşılar, kahvehaneler, hamamlar ve tiyatrolar olarak örneklendirilebilir. Bu mekanlarda yeme-içme, sohbet, eğlence, kitap okuma gibi toplumu sosyalleştiren, geliştiren eylemler gerçekleştirilmiştir. Cumhuriyet Dönemi’nde bu sosyal ve sanatsal aktiviteler devam etmiş, Beşiktaş; farklı disiplinlere sahip sanatçılara ev sahipliği yapmıştır. Beşiktaş bölgesi günümüzde, sosyal hayatın gece ve gündüz devam ettiği, çarşı fonksiyonu aktif çalışan, eğitim, iş ve kültürel aktiviteler için tercih edilen bir bölge olarak yeni bir katman oluşturmaktadır. Geçmişe göre üretimin azaldığı Beşiktaş bölgesi, daha çok tüketim mekanına dönüşmüştür. Tüketim mekânı olarak görülen bu bölgenin, geçmişteki üretim fonksiyonunun geri kazandırılması amaçlanmıştır.
Ihlamurdere Caddesi yaya ve araç sirkülasyonunun ve ticari fonksiyonun yoğun olduğu aktif bir aks olarak çalışmaktadır. Ihlamurdere Caddesi’nin güneyinde alışveriş birimleri, kuzeyinde ise sosyalleşme, yeme-içme mekanları bulunmaktadır.
Beşiktaş’ta Kentsel Ara Mekan
Ege Yazgan ve Gizem Nur Erbaş
Jüri Özel Ödülü
İstanbul’un tarihi Beşiktaş Köyiçi bölgesinde yer alan Sinanpaşa mahallesindeki alan, kent sakinlerinin ve diğer kullanıcıların ihtiyaçlarına yönelik olarak yeniden tasarlanmıştır. Bölge, hem tarihi sit alanlarına hem de korunmakta olan diğer sivil yapıların yakınlığıyla dikkat çekmektedir. Aynı zamanda ticari faaliyetlerin yoğun olduğu ve kentlinin sıkça ziyaret ettiği bir konumda bulunmaktadır. Projenin ana amacı, bölgeye entegre edilen yeni kamusal alanlar aracılığıyla yaşayan bir topluluk ve ziyaretçiler için çekici bir merkez oluşturmaktır.
Tasarım sürecinde, bölgenin tarihi dokusuna saygı duyularak modern işlevlerle entegre edilen çözümler öne çıkmaktadır. Bölgedeki kamusal alan eksikliği göz önüne alınarak, proje kapsamında arazinin maksimum potansiyeli kullanılarak farklı işlevlerle bölünmüş bir alan yaratılmıştır. Beşiktaş’ın karmaşık kentsel dokusunu yansıtan tasarım, özellikle pasajlar, ticari alanlar ve etkinlik mekânları gibi çeşitli unsurları içermektedir.
Projede kullanılan alanların seçimi ve düzenlemesi, bölgenin geçmişiyle uyumlu olacak şekilde titizlikle planlanmıştır. Tarihi Rum Okulu bahçesi ve çevresindeki diğer korunamamış yapıların dahil edilmesiyle, proje bölgenin kültürel mirasını korurken, modern ihtiyaçlara cevap verecek şekilde yeniden canlandırma sağlamaktadır.
Önerilen tasarım, Beşiktaş’ın sokaklarının karakteristik özelliklerini dikkate alarak oluşturulmuştur. Yerel halkın ve ziyaretçilerin farklı yaşam tarzlarına hitap edecek şekilde planlanan ticari alanlar, etkinlik mekânları ve dinlenme alanlarıyla zenginleştirilmiştir. Bu alanda da dinlenme elemanları bulunmaktadır. Bu unsurlar, bölgeyi sadece ticari bir merkezden öte, topluluk için dinamik bir buluşma noktasına dönüştürmeyi amaçlamaktadır.
Beşiktaş is that you?
Montaser Mesk ve Jood Kassab
Jüri Özel Ödülü
Beşiktaş Köyiçi Meydanı ve çevresini canlandırmak projenin ana hedefidir. Amacımız, hızlı kentleşme süreci nedeniyle zamanla kaybolan kültürel ve ekolojik özellikleri geri getirmektir.
Projemize, eski Pervititch Haritalarını inceleyip mevcut durumla karşılaştırarak başladık. Hayvanların ve yeşil alanların belirgin bir şekilde azaldığını gözlemledik. Hedefimiz, tüm canlılar için davetkar bir ortamı geri getirmektir. Yıldız Parkı ve Maçka Parkı’nı birbirine bağlayan ve proje alanımız boyunca uzanan bir yeşil aks oluşturarak doğayı kentsel manzaraya geri getirmeyi amaçlıyoruz. Bu yeşil koridor, bu bölgede bir zamanlar gelişen bitki örtüsü ve vahşi yaşam için bir yuva sağlayacaktır.
Kartal Heykeli’nin yanına küçük bir amfi tiyatro kurarak kültürel bir giriş yapıyoruz. Bu alan, şiir okumaları, müzik performansları ve sanat sergileri gibi yerel etkinliklere ev sahipliği yaparak topluluk etkileşimini teşvik edecektir. Ayrıca, insanların dinlenme noktası olarak ve küçük hayvanlar için bir barınak olarak işlev gören kapalı oturma alanları sağlayan kentsel mobilyalar tasarlıyoruz. Kuşların geri dönmesini teşvik etmek amacıyla, tasarımımıza kuş yem ve yuvalama alanı olarak hizmet eden aydınlatma armatürlerini dahil ettik. Ekolojik dengeyi korumak amacıyla lavanta, ıhlamur ağaçları ve çınar ağaçları gibi çeşitli ağaçlar ve çalılar dikiyoruz. Bu bitkiler ayrıca arıları ve kelebekleri de çekecektir.
Geçmişte, bölge birçok farklı topluluğun yanı sıra büyük bir Rum Ortodoks nüfusu ile kültürlerin kaynaştığı bir yerdi. Konseptimiz, bu zengin kültürel mirası kutlamak amacıyla önceki sakinlerin uyumunu ve çeşitliliğini gösteren unsurları içermektedir. Yapay zeka algoritmaları, tarihi ve kültürel referanslardan ilham alan renkleri ve kentsel mobilya renk paletini yansıtmak için kullanılacaktır.
Bengi Dönüş
Aysel Melisa Ovalı ve İhsan Celayır
“Bengi Dönüş” projesi, Beşiktaş’ın denizcilik tarihini ve çarşı kültürünü modern bir perspektifle canlandırmayı hedeflemektedir. Beşiktaş, İstanbul Boğazı’nın stratejik konumu dolayısıyla tarih boyunca önemli bir denizcilik merkezi olmuştur. Osmanlı döneminde donanmanın merkezi olarak kullanılan Beşiktaş, günümüzde de bu mirası yaşatmaktadır.
Proje, Köyiçi Meydanı’nda yapılan düzenlemelerle Beşiktaş’ın geçmişini günümüz şartlarına uygun şekilde yansıtmayı amaçlamaktadır. Meydanın yoğun kullanımı ve tarihi özellikleri göz önünde bulundurularak, seyyar satıcılar için uygun bir çalışma alanı oluşturulacak ve modifiye edilebilir oturma birimleri ile ziyaretçilere konforlu bir mekan sunulacaktır.
Ayrıca, proje kapsamında Köyiçi Meydanı’nda bulunan bir binanın boş cephesine gerçek denizcilik halatlarıyla yapılan enstalasyon, Beşiktaş’ın denizcilik mirasını sembolize edecektir. Halatlar, Beşiktaş’ın tarihi fotoğraflarını çevreleyerek ziyaretçilere geçmişe dair görsel bir yolculuk sunacak ve meydanın kimliğini güçlendirecektir.
“Bengi Dönüş” projesi, Beşiktaş’ın kültürel ve tarihi mirasını koruyarak gelecek nesillere aktarmayı ve meydanın kullanımını optimize etmeyi hedeflemektedir. Bu sayede, Beşiktaş’ın benzersiz kimliği ve geçmişinin günümüze taşınması sağlanacaktır.
Beşiktaş Balıkçı Pazarı
Ayşe Ceren Öztürk ve Gül Beyza Balcı
Beşiktaş’taki balıkçı pazarı, geçmişten günümüze önemli bir kültürel ve sosyal merkez olmuştur. Ancak zaman içinde yapısal zorluklar ve kullanım kısıtlamaları nedeniyle etkinliği azalmıştır. Önerilen proje, pazarın canlandırılması ve işlevselliğinin artırılması amacıyla tasarlanmıştır.
Proje, mevcut yapının daha geçirgen ve kullanıcı dostu bir mekan haline getirilmesini hedeflemektedir. Bu doğrultuda, dairesel metal strüktürler ve eğimli çatı gibi modern mimari öğeler kullanılarak iç mekanda esnek alanlar yaratılması planlanmaktadır. Bu alanlar, balık alımından pişirilmesine ve tüketilmesine kadar her aşamada işlevsel olacak şekilde tasarlanmış konteyner yapılarla desteklenecektir.
Ayrıca, proje Barbaros Bulvarı’ndan Kartal Heykeli’ne kadar olan bölgede mevcut sıkışıklığı azaltmayı ve balıkçıları, restoranları ve Beşiktaş Meydanı’nı daha iyi bir şekilde entegre etmeyi hedeflemektedir. Bu entegrasyon, kamusal alanların ve bekleme noktalarının stratejik olarak yerleştirilmesiyle sağlanacaktır.
Projenin üst örtüsü, iç mekandaki aydınlatma ve havalandırmayı sağlamak için kısmen delikli olacak şekilde tasarlanmıştır. Böylece, pişirilen balık kokusunun dışarı çıkmasına ve doğal ışığın içeriye girmesine olanak tanınacaktır.
Sonuç olarak, Beşiktaş’taki balıkçı pazarının bu yeniden yapılandırma projesi ile hem yerel halkın hem de ziyaretçilerin daha keyifli ve işlevsel bir deneyim yaşaması hedeflenmektedir. Bu sayede, bölgenin kültürel ve sosyal hayatına katkı sağlanması ve balıkçı pazarının yeniden canlandırılması amaçlanmaktadır.
Kılavuz
Ece Özkan ve İrem Koluksoy
Beşiktaş’ta yaptığımız arazi gezisinde, caddelerin dükkan sahipleri, araçlar ve çöpler tarafından işgal edildiğini ve kullanıcılar için kısıtlı alan sunduğunu gözlemledik. Ihlamurdere Caddesi boyunca yeme-içme işletmeleri, insan ve organik atık yoğunluğunu artırmaktadır. Bu analizler, tarihi araştırmalar ve sürdürülebilirlik çalışmalarımız sonucunda, görüntü kirliliğine neden olan çöp konteynerleri, tabela düzensizlikleri ve araç park sorunları için çözümler önerdik.
Çöp konteynerleri yer altına alınarak yerden tasarruf edilmesi ve atıkların organik, plastik ve diğerleri olarak ayrılması planlanmıştır. Ayrıca, bu atıklardan tasarlanan kent mobilyaları caddede kullanılarak estetik ve fonksiyonel bir çözüm sunulmuştur.
Sokakta bulunan araç park yoğunluğu, caddenin kullanımını kısıtlamakta ve düzensiz park eden araçlar nedeniyle karmaşa yaratmaktadır. Buna çözüm olarak, park yerleri kısa süreli ceplerle yeniden tasarlanmış, iki tekerlekli araçlar için park yerleri sağlanmıştır. Bu cepler, dükkan sahipleri veya farklı kullanıcılar tarafından belediyeden kiralanarak kullanılabilen multifonksiyonel alanlar olarak da hizmet verecektir.
Dükkan cephelerindeki farklılıklar için belirli standartlar getirilmiş ve caddede bir bütünlük sağlanmaya çalışılmıştır. Kaldırımlarda yapılan işgaller maksimum 150 cm ile sınırlandırılmış ve kaldırımlar yayalar için daha uygun hale getirilmiştir. Platformlar kullanılarak dükkan sahiplerine ekstra alan sağlanmış, geri dönüştürülebilir malzemelerden yapılan kent mobilyaları belli noktalara konumlandırılmıştır.
Sokağın mekan kurgusu tasarlanırken, insan ölçeğinden bakılarak akış ve sirkülasyon alanları kurgulanmıştır. Geleceğin caddelerini oluşturmak için ilk adımlar atılmış ve sürdürülebilirlik ilkeleri göz önünde bulundurularak tasarımlar gerçekleştirilmiştir.
Tüm katılımcılarımızı tebrik ederiz!